top of page

SARMAŞIK


Diken dolu sarmaşık ruhuma dolandı. Ne kesip atabildim ne acısına katlanabildim. Her bir göz yaşım suladı sarmaşığı boynuma kadar. Nefes alamadığımı fark ettiğimde anlamıştım bu durumu. O zamana kadar fark etmem mümkün değildi. Kalbim umuda kör, dilim yalandan yandı kavruldu. Sararıp soldu çehrem kuru bir toprak gibi, yüzümdeki her bir çizgi hayatın izi. Gelecekten korkup kaçarken, kabusların arasına daldım. Hayal kuramayacak kadar acı olan bu durum beni bıktı usandırdı. Binbir çeşit insan içinde bulundum, bir çok coğrafyada anılarımı yazdım. Gölge gibi peşimde olan yalnızlık beni çok besledi de birden aç bıraktı. Şimdileri sapladım hançer gibi sözleri kendime ruhum acıya doyana kadar. Ne hissizim ne sessiz..


Ne çok anı ne çok hatıra var bu şehirde bana ait. Kötü kısmı hep kafamın içinde yankılanıyor. Geceyi severim, alışamadım gündüze. Her yer sessizliğe büründüğünde kendimle konuşmalarım başlar da bitmek bilmez. Ne anlamlar yaratırım da çoğu boşa çıkar. Bir türlü vazgeçemedim bu huyumdan. Göründüğü kadar bakmalı insan bazen. Oysa ben gördüğüme değil hissettiğime inanmayı istiyorum.


Havalar da epey soğudu. Tüm gökyüzünü sis kapladı. Tam olarak kafamın içine benzetiyorum bu görüntüyü. Bilinmez, sisli, karanlık... Bir anda vuruyor ay ışığı parıldıyor gözlerim puslu havada. Yorgun gözlerim bekliyor yarını binbir umutla, her ne olacaksa. Gel zaman git zaman köreliyor heveslerim birer birer. Tükettim, yitirdim, alışmaya geldi sıra. Bazı saatlerde sözler tıkanıp kalıyor boğazımda. En iyi bildiğim şeyi yapıyorum, kendimi bana anlatıyorum. Bitmek bilmeyen bir geçmişim varmış...


Bildiklerimi unutmayı, düşünmek yerine günlerin öylece geçip gitmesini isterdim. Bu hayatın acı tarafını bir şeyleri anlayanlar yaşıyor. Bilmediklerimden sorumlu değilken, anladıklarımdan suçluyum. Kalbim karakolda tüm bu gerçekliğe hesap veriyor sanki. Haklı çıkması da mümkün olmadı, görüldüğü kadarıyla yanlıştı ama bir türlü anlaşılmadı.




0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page